Othello Sendromu: Tek yol sadakat!
- Aslı Büyükbaş
- 3 Nis 2021
- 2 dakikada okunur
Kıskançlık, her ilişkide olması gerektiği iddia edilen, azı sevgiyi yetersiz gösterirken çoğu tehlike arz eden karakter özelliği.
İlişkiler üzerine duyduğumuz ve gördüğümüz kalıplar var. Ailemizden, akrabalarımızdan ya da sosyal çevremizden gördüğümüz bu kalıplar çocukluğumuzdan bu yana beynimizin bir tarafına yerleşir ve alışılmış bilgi hissiyatı ile zamanla karaktere dönüşür. Gördüğümüz, tanık olduğumuz, daha önce deneyimlediğimiz durumlar güven verir. Denenmemiş, yeni, güncel ve ilk olan ise korku yaratır, tedirginlik uyandırır. Peki, tanıdık olan her zaman güvenli midir?
Kıskançlık hissiyatı, kişiden kişiye göre değişkenlik gösteren, kimi zaman sevgiliye, kimi zaman dosta, kimi zaman ise yalnızca aileye duyulan hislerden oluşur. Kişinin düşünce yapısı, hayattaki öncelikleri ve değerleri kıskanç düzeyini dengeleyen durumdur. Gelelim Othello sendromuna. Muhtemelen ilk kez duyduysanız aklınızdaki tek düşünce; her kıskanç insan Othello sendromu mu yaşar sorusudur. Hatta kendisinde Othello sendromu olduğunu düşünmeye başlayanlar bile vardır eminim. Öncelikle sorunun cevabı hayır. Her kıskançlık Othello sendromu olarak adlandırılmaz. Othello, kontrol edilemez ve sağlıksız hale gelen kıskançlık hissiyatıdır.
Othello Sendromu adını Shakespeare’in “Othello” adlı tiyatro oyunundan almıştır. Sendromu en doğru şekilde anlayabilmek adına size oyundan kısaca bahsedeceğim.
Shakespeare Othello
Othello, oyunun ana erkek karakteridir. Venedik’te devlete hizmet eden bir soylu olan Othello, Desdemona’ya aşık olur. Aşk tüm gerçekliğiyle aklını ve ruhunu ele geçirirken, aklına düşen tek bir şüphe onu karşı koyulamaz bir karanlığa sürükler. Büyük aşkı hakkında duyduğu birkaç şüphe uyandırıcı söz Othello’nun en karanlık tarafı olmuştur. Brabantio’nun kendisine söylediği “Aklın varsa, gözünü dört aç Mağripli. Babasını aldattı o, seni de aldatabilir.’’ sözleri Othello’yu karısının onu aldatma ihtimali düşüncesine hapseder. Othello saplantılı düşünceler içerisinde acı çekerken gün geçtikçe karısının onu aldattığı düşüncesi tüm aklını ele geçirmiştir. Karısının söylediklerine inanmayan ve tek çözümü en büyük aşkı Desdemona’yı öldürmekte bulan Othello, 5. Perdede şu cümlelerle kıskançlığını dile getirmiştir;
" Nedeni, ruhum, aklımdan çıkmamalı nedeni.
Siz, el değmemiş yıldızlar, söyletmeyin beni!
Nedeni önemli. Ama kanını akıtmayacağım yine de,
Yara izi bırakmayacağım onun o kardan beyaz cildinde,
O ak mermerden yapılmış heykeller kadar pürüzsüz teninde.
Ama ölmeli, yoksa baştan çıkarır daha başka erkekleri. "
Shakespeare’in bu oyunundan esinlenerek, karşı konulamaz kıskançlık sanrısına Othello Sendromu adı verilmiştir. Hisler, duygular ve düşünceler, bizi insan yapan en temel özelliklerden biridir. Unutulmaması gereken en önemli şey, sınırdır. Her duygunun sınırı, her hissin bir limiti vardır. Her şeyde olduğu gibi en güzel hislerin bile fazlası zararlıdır. Kıskançlık, ilişkinin en doğal ve temiz hissiyatı olabileceği gibi en tehlikeli yanı da olabilir. Hafife alınmamalı, küçümsenmemeli ve görmezden gelinmemelidir.
Comments